Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), dünya nüfusunun 15 Kasım prestijiyle 8 milyar şahsa ulaştığını bildirdi.
UNFPA’nın yayımladığı rapora nazaran, dünyanın 2030’da 8,5 milyar, 2050’de 9,7 milyar, 2100’de 10,4 milyar nüfusa ulaşacağı varsayım ediliyor.
Dünyada nüfus artışı suratı yavaşlarken, nüfusun 2100’e kadar artmaya devam etmesi bekleniyor.
1970’lerden bu yana azalan dünya nüfusundaki artış suratı, 2020’de birinci Kez yüzde 1’in (yıllık) altına düştü.
Dünyanın 7 milyardan 8 milyar nüfusa yükselmesi yaklaşık 12 Yıl sürerken, bir sonraki milyara ulaşmanın yaklaşık 14,5 Yıl (2037’ye kadar) sürmesi bekleniyor.
Yüksek doğurganlık oranları hasebiyle Sahra altı Afrika’daki nüfus artışının 2050’ye kadar global büyümenin yarısından fazlasını oluşturması öngörülüyor.
– Güney Avrupa ve şark Asya’da nüfus azalıyor
Nüfusun giderek daha Çok ülkede azalıyor olması yeni bir gerçeklik olarak ortaya çıkarken, gelecekte etkin nüfusun azalmasıyla karşı karşıya kalan ülke sayısında artış yaşanması iddia ediliyor.
Bugün, 1990 yılındakinden daha az nüfusa sahip 17 ülke bulunurken, bu ülkelerin hepsi şark Avrupa’da yer alıyor. Güney Avrupa ve şark Asya’da da nüfusun azaldığı kimi ülkeler bulunuyor.
Küresel olarak nüfus azalması, düşük ve giderek azalan doğurganlık oranı ile nüfus azalmasından en Fazla etkilenen Avrupa ülkelerindeki yüksek göç düzeylerinden kaynaklanıyor.
– Gelişen ülkelerde nüfus artışı sürüyor
Dünya nüfusunun 7 milyardan 8 milyara kadar yükseldiği müddette nüfus artışının Aka çoğunluğu, alt-orta ve düşük gelirli ülkelerde meydana gelirken, yalnızca 250 milyonluk artış üst-orta ve yüksek gelirli ülkelerde gerçekleşti.
Dünya nüfusuna eklenen bir sonraki 8 ila 9 milyar ortası bireyden 920 milyonunun, alt-orta ve düşük gelirli ülkelerde yaşaması öngörülüyor.
– Yeni 1 milyarı oluşturanların yarısı Asya’dan
Bu yıl, Çin’in nüfusunun tepeye ulaşması ve akabinde azalmaya başlaması bekleniyor. Hindistan’ın 2023’te, “dünyanın en kalabalık ülkesi” olarak Çin’i geride bırakacağı kestirim ediliyor.
BM, dünya nüfusunun 7 milyardan 8 milyara çıkarken, yeni 1 milyarı oluşturanların yarısının Asya’dan olduğunu açıkladı.
Afrika, nüfus artışının görüldüğü ikinci en Aka bölge (neredeyse 400 milyon) olurken, Afrika nüfusunun 2038’e kadar 2 milyara ulaşması bekleniyor.
Avrupa’nın istikbal devirde nüfus artışına katkısının negatif olacağı varsayım ediliyor.
Dünya nüfusunun 7 milyardan 8 milyara ulaşmasında Hindistan, Aleni Uzaklık en Aka katkıyı yapan ülke olurken (177 milyon), onu sırasıyla Çin (73 milyon) ve Nijerya (60 milyon) izledi.
Nüfus artışının genel olarak yavaşlamasının, çalışma yaşındakilerin oranının artmasına neden olduğundan ekonomik büyümeyi de etkileyebileceği bekleniyor.
7 milyardan 8 milyara çıkan nüfus artışının yarısından fazlası, yetişkin nüfustaki artışa (30-64) bağlanabiliyor. Buna karşılık istikbal milyarın (8’inci ve 9’uncu milyar arasında), 400 milyonundan fazlasını 65 ıslak üstü bireylerin oluşturması öngörülüyor.
– BM, nüfusun artmasıyla oluşan zorlukların yanında fırsatlara da değiniyor
Bugünün (15 Kasım), insanlık için hem dönüm noktası hem de farkındalık anı olduğunu vurgulayan BM, global toplumun karşı karşıya olduğu zorluklar ile fırsatlara da dikkati çekiyor.
BM, bütün ülkeleri, 8 milyarı oluşturan her bir bireyin birebir haklara ve seçimlere sahip olabileceği daha eşit bir dünya kurabilmek için Birlikte çalışmaya Davet ediyor.
8 milyarlık nüfusun ardında bir muvaffakiyet kıssası olduğuna işaret eden BM, sıhhat hizmetlerinde, Ömür kalite ve müddetlerini uzatan, Ebeveyn ve çocuk ölümlerinin azaltılması üzere mevzularda ilerlemeler kaydedildiğine değiniyor.
BM, teknolojik yeniliklerin hayatı kolaylaştırdığını ve insanları her zamankinden daha Çok birbirine bağladığını da vurguluyor.
– Temel tasalar devam ediyor
İklim değişikliği, şiddet ve ayrımcılık üzere, 11 Yıl Evvel dünya 7 milyar nüfusa ulaştığında lisana getirilen Temel tasalar ve zorluklar hala sürüyor.
İklim krizi ve doğal kaynakların orantısız kullanımı, halihazırdaki eşitsizlikleri ve kırılganlıkları artırırken; silahlı çatışmalar ve göç, şiddeti ve ayrımcılığı besliyor.
Bugün dünya çapında 100 milyondan Çok şahıs zorla yerinden edilmiş durumda iken, sıhhat alanında yaşanan gelişmelerden bütün toplumlar eşit ölçüde yararlanamıyor.
Yorum Yok