Beşiktaş’ta Rizeliler Derneğini ziyaret eden Soylu, burada yaptığı konuşmada, daha evvelki seçimlerde kendilerine yetki verildiğini, böylelikle dağlardaki terörist sayısının 2 bin 500’den 85’e düştüğünü söyledi.
Trafikteki mevt sayısının azaldığını, Türkiye’de İHA ve SİHA’ların üretildiğini, Akıncı ve Kızılelma’nın yapıldığını belirten Soylu, terörü Gabar’da bitirip petrol çıkardıklarını anlattı.
Soylu, 5 Yıl Evvel yetki verilerek, Belde hastanelerinin yapıldığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Pandemide milletimiz oradan istifade etti. Dolar ve döviz taarruzları oldu. Bunlara direnç gösterdik. Türkiye’nin istikrarını devam ettirmeye çalıştık. Tasvip ettikleriniz olur, etmedikleriniz olur. ancak Değerli olan bununla ilgili milletin karşısına gelmemiz. Biz milletin karşısına geliyoruz. Ve bunu yaparken de İçten bir biçimde giriyoruz ve bunu yaparken de Cumhur İttifakı’yla birlikte geliyoruz. Bakın bizim ittifakımız bir bedeller ittifakı. Bedeller ittifakı şu demektir, ortamızda bir koltuk hesabı yok. Ortamızda bir hesabilik yok. Yani ‘Şunu sen yaparsan bu bakanlık senin olacak, şunu sen yaparsan bu reis yardımcılığı senin olacak’ diye bir hesap yapmadık yahut masamızı bir kumar masası olarak nitelendirmedik. Yani birbirimizi karalamadık. Birbirimizi incitmedik.”
Cumhur İttifakı olarak argüman ve prensipleri olduğunu kaydeden Soylu, medeniyetin ittifakı olduklarını lisana getirdi.
“Bir hesabiliğimiz Laf konusu değil, tam mana hasbiliğimiz Laf konusu.” diyen Soylu, karşı taraftaki masanın altının ve üstünde herkesin kendi hesabının olduğunu vurguladı.
Soylu, “Kiminin özerklik hesabı var, kiminin terör devleti hesabı var. Kiminin FETÖ hesabı var, kiminin bakanlık hesabı var. Türkiye bunların hepsini on yıllarca gördü. Ve on yıllarca Türkiye bu bedeli ödedi. İstikrarsızlık bir ülkeye verilebilecek en Aka ziyandır.” diye konuştu.
– “Bu memlekete istedikleri üzere müdahale etmek istiyorlar”
Bakan Soylu 14 Mayıs’ta seçim olduğunu hatırlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu pazarlığı net kesmişler. Amerika’yla bu pazarlığı Avrupa’yla bu pazarlığı net kesmişler. Kestikleri şu: Diyorlar ki, yani ‘Siz bizim dediğimizi yaparsanız biz sizi destekleriz. Neyle destekleriz? Dergimizle destekleriz. Economist ile destekleriz. Neyle destekleriz? Der Spiegel ile destekleriz.’ Güya oyu Amerikalı seçmen ve Fransız seçmen kullanacakmış üzere, Alman seçmen kullanacakmış üzere onlara karşı bu çalışmaları gerçekleştiriyorlar. ancak bunu uzun yıllardan beri yapıyorlar. Bunu herkese yaptılar. Bunu Atatürk’e de yaptılar. Bunu Özal’a da yaptılar, bunu Menderes’e de yaptılar. Bunu Tansu Çiller’e de yaptılar, bunu Erbakan’a da yaptılar. Bunu Recep Tayyip Erdoğan’a tekraren yaptılar. Bir karar vereceğiz. Bu memleket bizim mi, yoksa bu memlekete istedikleri üzere müdahale etme hakkına sahipler mi? Ben bunu görüyorum. Bu memlekete istedikleri üzere müdahale etmek istiyorlar. İlgili büyükelçilikte CHP genel reis Yardımcısı’nın Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla neler konuştuğunu biliyorum. Dünya ayağa kalkar. Sokağa çıkamazlar. Bunu Fazla net söylüyorum. Sokağa çıkamazlar. Ve diyorlar ki bunu devletin bilme hakkı Mevcut mı? Yani devletin, kendine karşı ajanlık yapmayı bilme hakkı yok mu? En yasal haktır. En pak haktır. Yani bir ülkenin büyükelçisinin Türkiye’nin İç işlerine karışma ve siyaseti yönlendirme hakkı Mevcut fakat devletin bunu takip edip bilme hakkı yok, o denli mi? Bu oyunu kurmuşlar.”
Soylu, Allah’ın ipine sıkı sıkıya sarılan bir adama sahip çıkmak gerektiğini Anlatım ederek, “Hesabını Batı’yla yapan değil, hesabını milletle yapan bir insan. Ben Cumhurbaşkanı’mızla çalışıyorum, kararlarını biliyorum. Bu pazar günü, bu millet bu istikamete oy verecek.” formunda konuştu.
Yorum Yok